Sosyal sorumluluk projesi olarak üniversite bünyesinde başlatılan projeyle ikinci el eşyalar, geri dönüşümü sağlanarak ihtiyaç sahiplerinin istifadesine sunuluyor.
Kitap ve kırtasiye türünden her türlü bağışın kabul edildiği projede, gelen ürünler elden geçirilerek fiyatlandırılıp raflara konuluyor.
Kitaplardan elde edilen gelirle öğrencilere burs veriliyor. Bursiyerler ve gönüllülerden oluşan bir ekip de “hayır dükkanı”nın düzenlenmesi ve yeni gelen kitapların organize edilmesini takip ediyor.
Geri dönüşümü destekleyen, kullanılmayan eşyaları ekonomiye yeniden kazandıran, başta öğrencileri ucuz ürünlerle buluşturan projede şimdilik kitap ve kırtasiye üzerine çalışma yapılırken, ileride yeni uygulama alanlarında ürün yelpazesinin genişletilmesi hedefleniyor.
“Hayır dükkanı”nda sergilenen kitap ve kırtasiye malzemeleri için bağış vurgusu ön plana çıkarken, öğrenciler kitap ücretlerini kendileri bırakıp para üstünü de yine kendileri alıyor. Böylece karşılıklı güven ortamı oluşturulan projenin çok yönlü bir geri kazanım çalışmasına dönüşmesi amaçlanıyor.
Vakıf kültürü yeniden hayata geçirildi
İslam Tarihi bölümünde araştırma görevlisi olan proje sorumlusu Öznur Özdemir,
AA muhabirine yaptığı açıklamada, yurt dışındaki “charity shop”larda
ikinci el ürünlerin rağbet görmesine şahit olduktan sonra Türkiye’de bunu nasıl
uygulayabileceklerini düşündüklerini, Osmanlı’dan gelen vakıf kültürü
birikiminden de faydalanarak üniversite bünyesinde projeyi başlattıklarını
söyledi.
“Öğrencilerimiz müthiş bir teveccüh gösterdi. Burada kitap bağışı, sonrasında kitapların çok cüzi bir ücretle alınması onlara çok güzel ve cazip geldi. Projeyi merak edenler sormaya başladılar. Biz de onlara her türlü kitabı kabul ettiğimizi, bağış yapabileceklerini sonrasında da bu kitapların yine bağış bedeliyle kendilerine döneceğini anlattığımızda çok memnun oldular.” diyen Özdemir, sonrasında diğer fakültelerin de ilgisiyle katılımı genişlettiklerini belirtti.
Eylül ayında başladıkları projede farklı sistemleri de kurduklarını anlatan Özdemir, “Kitaplar için belirlenen bağış bedelinin ödeneceği kimse bulunmuyor. Gelenler ücreti buradaki kutuya atıyorlar, para üstünü de kutudan kendileri alıyorlar.” dedi.
Özdemir, bu sistemin öğrenciler tarafından çok beğenildiğini, bu sayede öğrencilerin kendilerine güvenildiğini hissetmelerine etki ettiklerini anlattı.
Bastırdıkları broşürlerle ve sosyal medya üzerinden projeyi duyurduklarını, özellikle sosyal medyanın projenin duyulmasında çok etkili olduğunu ifade eden Özdemir, kitap göndermek isteyip kargo ücretini ödeyemeyen bağışçılar için de karşı ödemeli olarak kitapları kabul ettiklerini aktardı.
Sakarya ve diğer illerden bağış geldiğine değinen Özdemir, bazen kimden geldiğini bilmedikleri kutuyla kitapların hayır dükkanına bırakıldığını ve aynı gün tüm kitapların tükendiğini gördüklerini vurguladı.
Piyasa değeri 30-40 lira olan yeni kitaplar 10 lira
“Ücretlerde öğrencilerimiz için özellikle 5-6 lirayı çoğunlukla geçmemeye
çalışıyoruz. Piyasa değeri 30-40 lira olan yeni kitaplar geldiğinde de bunları
10 lira civarında veriyoruz.” diyen Özdemir, hayır dükkanında görevli
olanlardan 4 öğrenciye burs verdiklerini bunun yanında fakülte vakfının burs
verdiği öğrencilere de katkı sağladıklarını dile getirdi.
Özdemir, proje için kurulan “http://hayrola.org” sayfasının henüz yapım aşamasında olduğunu ancak projeyle ilgili genel bilgilere buradan ulaşılabileceğini sözlerine ekledi.
Bursiyerlerden İlahiyat Fakültesi son sınıf öğrencisi Abdulkadir Albayrak, projeyi ilk duyduğunda çok heyecanlandığını ve şimdi 2 arkadaşıyla hayır dükkanının düzeniyle ilgilendiklerini söyleyerek, “Almış olduğumuz burs da eğitim hayatımızda yardımcı oluyor.” dedi.
Kaynak: AA
Habere ulaşmak için tıklayınız.